Recep Akdağ: Özel hastane ve muayenehanelerin büyümesi kontrol altına alınmalı

TBMM Sağlık Komisyonu Başkanı Recep Akdağ, Değer Temelli Sağlık Hizmetleri Çalıştayı’nda yaptığı açıklamada, özel sektörde alınan farkın ölçüsünün kalmadığını belirterek, “Özel sağlık kuruluşlarının büyümesinin kontrol altında tutulması şarttır buna muayenehaneler de dahildir”dedi.

Sağlık sektöründe kaliteli, verimli ve sürdürülebilir hizmet sunumunda “değer” odaklı yaklaşımın yeri ve önemi, paydaşlar, akademisyenler, bürokrasi ve sektörden temsilcilerin katılımlarıyla başkentte gerçekleştirilen “Değer Temelli Sağlık Hizmetleri Çalıştayı”nda ele alındı.

Burada açıklamalarda bulunan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Recep Akdağ, hiçbir finans sisteminin mükemmel olmadığını ve her sistemin eksik ve fazla tarafları olduğunu belirterek şunları söyledi:

“En mükemmele ulaşana yakın bir yere ulaşmaya gayret etmekteyiz. Biz Türkiye’de Sağlıkta Dönüşüm hem finansal hem hizmet tarafında çok büyük işler başardık. Ama şu anda şunu kabul etmeliyiz ki Sosyal Güvenlik Kurumu’nun Genel Sağlık Sigortası ödeme modeli çok eski. Biz hala 1960’ların ödeme modeliyle ödeme yapıyoruz.  Bu hususta şu an çalışma bakanımız ve ekibi ile GSS genel müdürünün de heyecanlı arzulu olduğunu görüyorum bu umut veriyor. Bunu mutlaka değiştirmek zorundayız aksi takdirde bu konuları bu salonlarda çok konuşacağız” dedi.

Her ülkenin şartlarının birbirinden farklı olduğunu kaydeden Akdağ, “Biz kendi şartlarımıza göre ucuza mal ettiğimiz bir sağlık sistemini zaten kurmuş durumdayız. Kişi başına 50 dolar harcama yapsak, bugünkü ödeme sistemini, ilaç sektörünü, tıbbi malzeme sektörünü, vatandaşlardan alınan ilaveleri gibi hususları çözebilecek durumdayız. Denizi okyanusu geçtiğinde derede boğulmamak için biraz daha para harcamamız gerekebilir” dedi. Sürdürülebilirlikten bahseden Akdağ, “Türkiye’deki sistemin oldukça sürdürülebilir olduğunu ifade ederek şunları söyledi:

“Biz gerçekten çok ucuza bir sağlık sistemi oluşturmuş durumdayız. Bizde devasa bir kurum var Sosyal Sigorta Kurumu ve Genel Sağlık Sigortası. Dünyada örneği de çok fazla değil. Bu kadar cömert, herkesi ve hatta özel sağlık sigortası olanı da kapsayan, çok nadir durumlar dışında herkesin sağlık hizmetini görebilmesini sağlayan dünyanın belki de en cömert sistemine sahibiz. Burada ya da sürdürülebilirlikte bir sıkıntı görmüyorum.”

Sorunun kurumların birbirleriyle çalışma alışanlıklarının yeterli olmaması olduğunu söyleyen Akdağ, “Konunun paydaşları olan SGK, Sağlık Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, özel sektör, kamu kurumları, doktor ve vatandaşların birlikte çalışmasına ihtiyaç var.

GSS kurulmadan önce birliktelik oluşturmaya çok emek harcadıklarını belirten Akdağ, o günün şartlarında hayli başarılı olduklarını söyledi. İlk Sağlık Uygulama Tebliği fiyatlarının ortak ödeme hisselerinin çıkarılması yani ilk çabalar hem bilgimiz azdı hem tecrübemiz azdı. Ama samimiyetle gösterilen çabalar o gün semeresini vermişti.

Maliye Bakanlığı, Çalışma Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı arasında her sene ciddi tartışmalar olduğunu belirten Akdağ, özel sektör tarafında kolayın daha fazla fark almak olarak bulunduğunu bir de muayenehaneciliğin iyice yayılmasıyla daha fazla fark almanın ölçüsünün kalmadığını söyledi ve şunları ekledi:

Türkiye Cumhuriyeti’nde bir vatandaş ben GSS’na prim ödemek istemiyorum ben özel sigortaya girmek istiyorum dese de böyle bir imkan yok. Böylesine sosyal adaletçi, hakkaniyetçi bir sistem kurmuşuz. Özellikle büyük şehirlerde ben kamu doktoruna ulaşamıyorsam ya da zamanında ulaşamıyorsam özel sektöre gittiğimde benden yüzde 200 almaya ne hakkı var? Ben özel sektörde bir hastaneye gidiyorsam mecburiyetten gitmiş olmamalıyım, bu benim için bir tercih ise eğer zaten başlangıçta yüzde 30 farkla başlamıştık şimdi yüzde 200 üzeri.  Ben bunu kabul edilemez görüyorum.

Değer bazlı ödeme sistemine geçilmesi için önce Reel bazlı bir ödeme sistemine geçilmesi gerektiğini belirten Akdağ, “Bu yapılabilir mi? Yapılabilir. Biz bunun çok daha zorunu yaptık. Üstelik kurumlar birbirinden farklıyken yaptık. Bu konu için de yoğun bir çalışma içine girilmesi gerektiğini de ifade eden Akdağ, Çalışma Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı, özel sektör temsilcileri, dernekler hepsi bir araya gelmeli. Buna Cumhurbaşkanlığı Sağlık Politikaları Kurulu öncülük yapmalı, biz de meclisten Sağlık Komisyonu olarak katılabiliriz. Neticesinde önce reel bir ödeme sistemi daha sonrasında da buna paralel olarak değer bazlı bir ödeme sistemine geçmeliyiz” dedi.

Senelerdir SGK’nın Sağlık Bakanlığına sigortacılık yaptığını söyleyen Akdağ, “Para Sağlık Bakanlığına veriliyor,  Sağlık Bakanlığına deniyor ki sen bunu hastaneler arasında adaletli bir şekilde dağıt. Sistem böyle çalışıyor. Bu arada kimse yanlış anlamasın ama özelden hizmet alma vatandaşın büyük bir yükü haline geldi. Muayenehane işinin de işin içine karışmasıyla alınan farkın çok yükseldiğini belirten Akdağ, bu durumun artık alarm verdiğini belirterek şunları söyledi:

“Bunun için özel sağlık kuruluşlarının büyümesinin kontrol altında tutulması şarttır buna muayenehaneler de dahildir. Ülkede hala uzman sayımız çok az. Ben Erzurum milletvekiliyim ve Erzurum’da bir tane çocuk metabolizma hastalıkları uzmanı yok üstelik orası bir bölge hastanesi. Böyle olunca nasıl olacak? Biz hastalıkları olan çocuğa ve aileye nasıl hizmet sunacağız? Başından beri sağlıkta dönüşüm hakkaniyeti öne almıştır. Bu hususta hiç vakit kaybetmeden yapılacak bir çalışmaya ihtiyaç var.”

Hasta memnuniyetinde yanlış soru!

Sağlık Bakanı Yardımcısı Prof.Dr.Sabahattin Aydın ise ‘değer2 kavramının soyut olduğunu belirterek hasta odaklı olmanın uzun vadede iyi bir sağlık sisteminin kurulacağı anlamına gelmediğini belirtti. Şu an hasta memnuniyeti ölçerken ‘Bizi nasıl buldunuz’ anamına gelecek sorular sorulduğunu kaydeden Prof.Dr.Aydın “Ama soruyu ‘Sen nasılsın’ diye sormalıyız. Değer Temelli Sağlık Hizmetinin yanlış değil ama eksik olduğunu düşünüyorum. Sağlık finansmanını, geri ödemeyi kökten etkileyecek bir yönntem ama ütopik olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.

Çalıştay’a ayrıca Sağlık Bakanlığı Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı Üyesi Hüseyin Çelik, Sosyal Güvenlik Kurumu Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürü Gökhan Tuna Öztürk, Medicana International Ankara Hastanesi Genel Müdürü Gülçin Türkmen Sarıyıldız, Acıbadem Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Sağlık Yönetimi Bölüm Başkanı ve DETESADER Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Haluk Özsarı, Hacettepe Üniversitesi İktisat Bölümünden Prof. Dr. Zafer Çalışkan’ın yanı sıra sağlık sektöründen birçok isim katıldı.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.