Millet olarak hepimiz zor günler geçirdik. Bende mesleÄe yeni adım atmıŠbir doktor olarak belki de hayatımın en zor görevimi yaptım.
Bir tıbbi eÄitim için Ankaraâda bulunuyordum. KonakladıÄım yer ise makine kimya kurumunun misafirhanesiydi. Ankara emniyeti ile aralarında yaklaÅık 200 metre vardı her gün önünden geçtiÄim bir yerdi. O gün akÅam yemeÄi için dıÅarı çıktım her Åey normaldi. DöndüÄümde ise oldukça yakından geçtiÄi belli olan jetlerin sesleri duyuluyordu. âBir sıkıntı mı var acabaâ diye düÅündüm ama sonra yok canım bir kutlama veya gösteri uçuÅu olsa gerek dedim. Saat 22:00â yi biraz geçmiÅti. Telefonuma bir mesaj geldi, sadece darbe oldu yazıyordu. Hemen televizyona koÅtum, Åaka sandım duyduklarımı. Ardından hemen sırt çantamı hazırlamaya koÅtum. Yanıma yedek kıyafet ve bolca havlu aldım. Havluları yanıma alma sebebim, zihnimdeki darbe tanımının kanlı olduÄundan ötürüydü ama yinede gerçekten bir kaç saat sonra kullanmak zorunda olacaÄıma inanmamıÅtım.
Ãantayı hazırladıktan sonra hemen tv karÅısına döndüm bir kaç dakika geçmemiÅti ki kulakları saÄır eden bir sesle yerde buldum kendimi. Kendime gelmeye çalıÅırken bir bomba daha indi ve ardından bitmek bilmeyen patlama sesleri. Daha on dakika önce rutin hayatıma devam ederken Åimdi bulunduÄum bina yıkılacak mı diye bekliyordum. YaklaÅık 1 saat yerimden kımıldayamadım fakat orada kalamayacaÄımın farkındaydım. DıÅarı çıktıÄımda ilk gördüÄüm emniyetten yükselen dumanlardı. Yüksek bir binaydı emniyet ve üst katları bir helikopter tarafından taranıyordu. Yakınlarda bir hastahane olduÄunu söylediler bende oraya gitmeye karar verdim uzun süre koÅtum. âSelaâ sesleri yankılanıyordu bomboÅ sokakta. Sonra bir araba beni aldı ve hastahaneye bıraktı. Hastane küçük bir hastahaneydi, doktora yardıma ihtiyacınız var mı dedim, ama hiç bir yaralı gelmedi dediler. Emniyetin olduÄu yere dönmek istedim yine, baÅka bir araba durup aldı beni. Ä°nsanlar sokaÄa çıkmaya baÅlamıÅtı. Bir ambulansla karÅılaÅtım. Askerlerin kendilerini yaralılara yaklaÅtırmadıÄını söylediler. Polis merkezine yaklaÅtıÄımda ise ortalık savaÅ alanı gibiydi. Bombalanan binalar tankın dümdüz ettiÄi polis arabaları ve tam bir kaos vardı. Gelen halk askerlere âyapmayın diye baÄırıyorduâ. Emniyetin bahçesinde askerin hakimiyeti aldıÄı belliydi. O sırada bir polis çıktı önüme, boynundan vurulmuÅtu. MKEânin bahçesine getirdik onu baÅka bir polisle kanamasını kontrol altına almaya çalıÅtım ve hemen bir sivil araca bindirip hastahaneye gönderdik. O sırada onbinlerce insan gelmiÅti fakat jetler helikopterler bomba yaÄdırmaya devam ediyordu. Ãn kapının olduÄu yerden ise tank ateÅi vardı. Arka kapıdan halkın girdiÄini gördüm. Ceplerime revirden bulduÄum bir önlüÄü aldım ve tıbbi malzemeleri koyup arkadan emniyetin bahçesine girdim Koskoca insanlar feryat figan aÄlıyor. Her yerde tankın ezdiÄi araçlardan çıkan metal ve atılan bombaların yoÄun kokusu vardı. Gözlerimin gördüklerine inanamıyordum. Gerçek bir savaÅ vardı. BulduÄum yaralılara müdahale etmeye baÅladım herkeste bir Åok hali vardı. GöÄsünden yararlanan bir sivile müdahale ettikten sonra bir er buldum. Yerde iÅgale gelen hiç bir rütbeli ortada yoktu. Suratını açtıÄımda bana bomboÅ bakan iki göz gördüm. Polislere etrafımda on kiÅilik bir çember oluÅturun dedim ve yanıma halktan birini çaÄırıp kalp masajı yapmaya baÅladım. Ben bir eri hayata çevirmeye çalıÅırken hainler 20 metre üstümde helikopterden kurÅunlar yaÄdırıyordu. Yanımdaki vatandaÅa benim gibi devam et dedim ve tıp fakültesinde hep makete yaptıÄım suni tenefüsü ilk kez bir insana yapacaktım hemde bir vahÅetin ortasında. Bir süre devam ettik böyle ardından nefes aldıÄını farkettim kalbi atmıÅtı yeniden ve hemen bir karar vermem gerektiÄini düÅündüm çünkü bulunduÄumuz yere yardım gelmeyecekti. Ãemberin dıÅından altı kiÅi gelsin diye baÄırdım halka. Yerden kaldırdıÄımızda üzerimin ıslandıÄını farkettim sırtından vurulmuÅ. Åimdi düÅünüyorum da o askeri zırhı polislerin elindeki o küçücük silahlar öyle parçalayamazdı. Muhtemelen onuda o hain helikopterler vurmuÅtu. YaklaÅık 200 metre taÅımamız gerekiyordu onu, zifiri karanlıÄı sadece ateÅler aydınlatıyordu her yerde tankların helikopterlerin saçtıÄı vahÅet vardı. Yola doÄru bir polis arabası durdu önümüzde. Polis bana baktı, asker dedim. Bir saniye ikimizde birbirimize bir Åey söyleyemedik düÅman kim kafamızın üstünde kim bombalar yaÄdırıyor algılayamıyorduk. YaÅıyor dedim. Arka kapıyı açtı ve hadi getirin dedi. Bir kaç vatandaÅ ve polis hastahaneye gitmek için yola çıktılar hemen jetlerin biraz altında. Saat o sırada beÅe geliyordu heralde artık bitti bu kabus son buldu dedim. mke tarafına geçtim ve baÅtan aÅaÄı kan içindeki önlüÄü çıkardım üzerimden. patlayan bir su borusunda ellerimdeki kanı temizlerken bunların gerçek olduklarına inanamıyordum. Yeniden bombalama baÅladı o sırada her yerden silah sesleri geliyordu. Aynı sıralarda uzaktan bazı patlamalarda duyuluyordu biri beÅtepe bombalanıyor dedi. Saat 6 gibi yeniden jetler gelince ve bombardıman yapan helikopterleri ondan sonra bir daha görmedim sanırım o jetler gerçek askerlerdi.
Sabah olduÄunda kulaklarım artık duymuyordu. Sokakta tanklar, her yerde hurda araçlar ve yıkım gözüküyordu. Gerçek dıÅıydı. En kabullenemediÄim ise bu vatanın ekmeÄini yiyen hainlerin gözlerimin önünde katliam yapmasıydı.
Burada yaklaÅık sekiz saat boyunca yaÅadıklarımın bir kısmını aktarmaya çalıÅtım. Tabi birde asla anlatamayacaÄım ve benim bile hatırlamak istemediÄim görüntüler var zihnimde.
Son olarak Åunu söylemek isterim ki aklımdan bir soru çıkmıyor buraya yazmaktan insan olarak utandıÄım o görüntülere neden olan bu hainler eÄer baÅarsaydı neler olacaktı?
Dr. Akın TORUN.
Sakarya Ãniversitesi Tıp fakültesi
2016 Temmuz Mezunu